Ankara’da 17 hastanenin yıkılması için 2 yıl önce süreç başlatılmış ve doktorlara ‘kendinize yer bulun’ denilmişti.
Haber: MERVE GÜVEN / Kamera: AKSİYON LADİN DEĞER
Ankara Tabip Odası (ATO) Başkanı Dr. Muharrem Baytemür ve ATO Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Alpertan Açar, hayata geçirilen SIHHAT Projesi kapsamında Ankara’da yıkılması planlanan aile sağlığı merkezlerine (ASM) dikkat çekti. Yaşlı oldukları ve depreme dayanıklı olmadıkları gerekçesiyle Türkiye’deki mültecilerin sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi. Boşaltılan ASM’lerdeki sağlık çalışanlarına yeni yer tahsis edilmediğini ve 2 yıldır mağdur olduklarını belirten Baytemür, “Yıkılması planlanan bazı yerlerin henüz sondajı bile yapılmadı. Mesela ASM’nin binası. Uzun yıllardır Keçiören’de hizmet veren firma, depoya taşınarak, “10 aile hekimi var, önlerine konteynır koyuyorlar. Mahremiyeti yok eden, berbat koşullarda hizmet vermeye zorlayan bir durum ortaya çıktı. Bir kısmı başka ASM’lere taşındı” diye konuştu. Açar, “Maalesef bize pek yardımcı olunmadı, bize yer gösterilmedi, belediyeyle yaklaşık 6 ay süren pazarlıklar sonucunda kiracı olabildik. “
ATO Başkanı Dr. Muharrem Baytemür ve ATO Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Alpertan Açar, Ankara’da yıkılması veya taşınması planlanan 17 ASM’ye giderek incelemelerde bulundu. Baytemür ve Açar, ATO’da ANKA Haber Ajansı’na konuyla ilgili değerlendirmede bulundu. ATO Lideri Baytemür şunları söyledi:
” MESLEKTAŞLARIMIZ KAMU BİNASI OLDUĞU İÇİN BUNU TERCİH ETTİ VE 2 YIL ÖNCE KENDİNE YER BULUN YAKLAŞIMIYLA KIYASLANMIŞTI”
“İki yıl önce başlayan bir süreç var, özellikle depremden sonra farklı bir boyuta ulaştı. Kamu binalarında hizmet veren 17’ye yakın ASM var, onların da kendi yeri var, yıkılıp yerlerine ASM’ler yapıldı.” daha fazla ünite, bazı yerlerde sağlıklı yaşam merkezleri ve 5 SAĞLIK merkezi var.” Proje kapsamında SIHHAT Projesi dediğimiz göçmen sağlık merkezi yeni binasının imalatı yapıldı. Bu SIHHAT projesi bir Avrupa Birliği projesidir, aslında kalıcı hale gelmiş ve Türkiye’deki göçmenlere yönelik birinci basamak sağlık hizmetlerinin sağlanmasında öncelikli yerler haline gelecektir. 2 yıl önce biz bunu duyunca yıkılması planlanan ASM’leri ziyaret ettik. Arkadaşlarımız burayı kamu binası olduğu için seçmişlerdi ve 2 yıl önce kendilerine yer bulma yaklaşımıyla başlarına bir şey gelmişti.
“YENİMAHALLE BELEDİYE BAŞKANI FETHİ YAŞAR 43 TESİS İNŞA EDEREK SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜNE TESLİM ETTİ, HEPSİ STANDART VE UYGUN YERLERDİ. BÖYLE BİR YAPI TALEP EDİYORUZ.”
İl sağlık müdürü, ilçe sağlık müdürü, bazı belediye ileri gelenleri ile görüşerek yıkımın neden yapıldığına dair maalesef bilgi alamıyoruz, bunların uygun şartlarda kamu binaları olduğuna inanıyoruz ancak sağlık hizmetinin sunumu yetersiz. her yerde yapılabilecek bir şey değil. O yüzden belediyeler yer teklif etti ama bu yerlerin çoğu pek uygun değil. Yıkılması planlanan yerlerin bir kısmına henüz kazma bile vurulmadı. Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar 43 adet ASM yaptırıp Sağlık Müdürlüğüne teslim etmişti, hepsi standart ve uygun yerlerdi, böyle bir yapılanma talep ediyoruz.
“DEPODA 10 DOKTOR ÇALIŞIYOR, ÖNLERİNDE KONTEYNERLER VAR, MAHREMİYETİ BOZAN KÖTÜ DURUMLAR VAR”
Mesela Keçiören’de uzun yıllardır hizmet veren bir ASM depoya taşınmış, 10 aile hekimi var, önüne konteyner koymuşlar. İnsanları mahremiyeti yok eden kötü koşullarda hizmet sunmaya zorlayan bir durum ortaya çıktı. Bazıları başka ASM’lere taşındı.
” TEMEL SAĞLIK HİZMETLERİNE DAHA FAZLA KAYNAK AYIRILMASI GEREKİYOR”
Sonuçta Türkiye’nin bina konusunda çok sorunu var mı? Önemli olan insanların sağlık hakkına erişimi açısından mümkünse yerinde yapılanmanın olması. Bunu hastaneler için de söyledik. Sağlık kamu binalarıdır, bu mutlaka bir standart olmalıdır… Sağlık hizmetinin tek hekim ve hemşireyle sağlanması mümkün değildir, sağlık hizmeti ekip hizmetidir. Ankara’da bu ay içinde yapılacak ek yerleştirme var, 103 boş kontenjan var, sadece 25’i kamu veya özel binalı, 78’i sanal ASM, görünürde bina yok, yer yok, nüfus şüphelidir. Bunu sen seç, kendin yer bul, kirala, döşe, diyor. 103 yere 55 başvuru var; Bunlardan 36’sı halen aile hekimidir. Aslında 19 başvuru var ve bunlar yıllardır doldurulmuyor. “Sağlık hizmetlerine daha fazla kaynağın temel sağlık hizmetlerine ayrılması gerekiyor.”
Kendisi de aile hekimi olan ve aynı mağduriyeti yaşayan Dr. Alpertan Açar da şunları söyledi:
” “MAMAK BELEDİYESİ’NE AİT BİR BİNANIN BİR KATINA TAŞINDIK AMA BU BİNALARI HİZMET VERMEMİZE UYGUN OLMADIĞI İÇİN YENİLEDİK.”
“Mamak Belediyesi’ne ait bir binanın bir katına taşındık ancak bu binalar hizmet vermemize uygun olmadığı için önce orada tadilat yapmak zorunda kaldık. Bizden belli kriterler dahilinde hizmet vermemiz isteniyor; oda sayısı.” , odaların metrekaresi vb. 3 aydır taşındığımız yeni binadayız. Hizmet veriyoruz. 30 yıllık bir binanın 500-600 metre yükseğe taşınması gerçekten insanları etkiliyor. Şu anda kiracıyız. Oradaki belediyenin Ankara’da yapılacak 5 SAĞLIK PROJESİ’nden biri olduğu söyleniyor ve bizde son durum binayı yıkmışlar, temelini kazmışlar vs. Altındağ’da Uluğbey ASM var , Ben de oraya gittim, durum aynı.
” FAZLA TUTULAMADIK, YER GÖSTERMEDİK, BELEDİYE İLE YAKLAŞIK 6 AYLIK GÖRÜŞME SONUNDA KİRACI OLABİLDİK”
Hem İl Müdürlüğü hem de İlçe Sağlık Müdürlüğü ile yaptığımız yazışmalarda ‘bulursunuz’ deniyor. Kamu binasından çıkıp bu konuda tekrar yardım istememize rağmen konuyu bu kadar azalttılar. Bu kiraları vs. yapabilmemiz için bize cari masrafın altında bir ödeme yapılıyor, özel de olsa yer kiralayabilirsiniz, bu madde kapsamında ‘bulmamıza gerek yok’a geliyor. senin için’. Maalesef bize pek yardımcı olunmadı, yer gösterilmedi ve belediyeyle yaklaşık 6 ay süren pazarlıklar sonucunda kiracı olabildik.
“HERKESİN AYNI STANDARTTA ÜCRET VERİLMESİ GEREKİYOR”
Birinci basamak sağlık hizmetlerinin tamamı kamu binalarında sunulmalıdır. Oradaki arkadaşların bu konuda sıkıntı yaşamaması lazım, Sağlık Bakanlığı da hizmetin aksaması gibi bir durumla karşılaşmamalı, tabi ki Sağlık Bakanlığı birinci basamak sağlık hizmetlerine önem veriyorsa. Biz de 4-5 kalemden maaş alıyoruz, artık yorulduk, herkesin aynı standartta fiyatlandırıldığı, sınıfsız bir ASM olarak bize tek bir kalem için fiyat verilmeli.”
